HASAN ESER

HASAN ESER

mahalligundem.com Genel Yayın Yönetmeni

Kocaoğlu'na biat et, rahat et!..

03 Ocak 2018 - 20:11

İzmir'deki elitistlerin ekseriyeti, "Anadolu insanı cahil, kime oy vereceğini bilmiyor" diye yakınır durur.

Bu düşüncenin yaygın olduğu kentlerden biri de Foça'dır.

Her genel seçim sonrasında; halka 'koyun' yakıştırması yapılır. 

Fakat... 

Başkalarını eleştirirken kendi vaziyetlerini analiz etmek akıllarına gelmez!

Halbuki kendi ağızlarıyla söylemiyorlar mı?

"Şecaat arz ederken..." misali.

"Bizim burada ....aday gösterseler gene kazanır " diye övünürlerken, acaba kendilerini ne yerine koymuş oluyorlar?

Bakınız, eğitim düzeyi yüksek, entelektüel yanı ön planda bir şehirden bahsediyoruz.

Ve bu şehirde birileri diyor ki: "... bağlasak gene kazanırız"

Hem seçenler, hem de seçilenler için bundan daha ağır bir hakaret olabilir mi?

"Kimin aday gösterildiğinin önemi yok! Biz gözlerimizi kaparız, görevimizi yaparız!" demek, "Önümüze ne koyarsanız biz onu yeriz!" anlamına gelmez mi?

Gelelim diğer konuya... 

İzmir, iki gündür Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer'in açıklamalarını konuşuyor.

Yeni Asır Gazetesi'nde Nida Aladağ imzasıyla yayınlanan habere göre; İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığına adı geçen Tunç Soyer, İBB Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu kast ederek, “İzmir’de odunu koysan seçilir dönemi bitti. ‘Odun koysan seçilir’ yerlere artık odun konmayacak” demiş.

Yazık olmuş!

CHP'nin İzmir'deki tek övünç kaynağı olan Tunç Soyer, kendi ipini kendi eliyle çekmiş.

Zaten başarılı çalışmalarıyla Aziz Kocaoğlu'nu gölgede bırakıyor, büyük rahatsızlık veriyordu.

Yetmedi! Üzerine bir de yenilir-yutulur cinsten olmayan o açıklamayı yaptı.

Bu tür açıklamaların halk nezdinde ki karşılığı şudur: Kral çıplak.

Tunç Soyer, böylelikle 2019'da Seferihisar adaylığını da zora sokmuş oldu.

Yarın-öbür gün Aziz Başkan Seferihisar için başka bir isimi işaret eder ve genel merkezden olumsuz bir yanıt alması halinde yine istifa kartını açarsa hiç şaşırmam!..

Ayrıca...

Tunç Soyer'in ifadesiyle "Odun koysan seçilir dönemi" İzmir'de hiçbir zaman bitmez!

Çünkü CHP'de belediye başkan adayı olabilmenin formülü sabittir.

Fakat içeriğini bana değil, yaşayarak öğrenenlerden birine sormanız gerekir. 

Misal, CHP Foça eski İlçe Başkanı Osman Mert, adaylığa giden yolda zorlukların nasıl aşılabileceğini  en iyi idrak eden isimlerden biridir.

Öte yandan... 

CHP İzmir'de "Odun" tartışması gündeme oturunca, 2013'ün Aralık ayında ortaya çıkan bir video aklıma geldi.

Ege'nin Sesi tarafından yayınlanan o videoda Başkan Kocaoğlu, şöyle demişti: "Serdar bu millet böyledir vurdukça yalakalığa devam eder, (dönemin Kiraz Belediye Başkanı İsmet Korkmaz'ı göstererek) bak bu da yalakalık yapıyor. Fırçayı yedi mi susar."

Evet, İzmir'in tamamı bu sözleri yuttu, irdelemek yerine unutmayı tercih etti.

Aynı sözleri AK Partili bir belediye başkanı söylemiş olsaydı, CHP'liler (siyaseten) kellesini alıncaya kadar üzerine gitmekten geri durmazdı.

Ya da... 

Bu sözleri söyleyen Aziz Kocaoğlu, eğer Milliyetçi Hareket Partisi'ne mensup olsaydı; sayın Devlet Bahçeli, ne pahasına olursa olsun kendisini aynı gün kapının önüne koyardı.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise bu sözlerin sahibini ödüllendirdi, bir kez daha İzmir büyükşehir belediye başkanlığına aday gösterdi.

Gaflarıyla tarihe geçen Kılıçdaroğlu'ndan böylesine bir konuda sert bir duruş beklemek yersiz olurdu.

Dolayısıyla CHP İzmir'deki "odun" tartışması da bir durum tespitinden öte değildir. 

Yani etkisi-tepkisi günübirlik olmakla beraber malumun ilamı sayılır. 

Yeri gelmişken...

Aziz Kocaoğlu, 7 Ocak'ta yapılacak İzmir İl Kongresine müdahil olduğu iddiasıyla son günlerde ağır eleştiri oklarına hedef oluyor.

Kanaatimce kendisine büyük haksızlık yapılıyor.

Zira, Kemal Kılıçdaroğlu'nun ifadesiyle üye yapısı sağlıklı olmayan bir partide belediye başkanlarının sağlıklaştırmaya yönelik çalışma yapması doğal sayılmaz mı?

Son olarak...

Kazanılması garanti olan il ve ilçelere  CHP'nin hangi nesneyi aday göstereceğine biz karışamayız-ki tercih meselesidir-

Amma velakin...

Sayın Kılıçdaroğlu, İzmir'de kimi aday gösterirse göstersin, İzmir halkı, oyunu yine tıpış tıpış  verecektir. Tıpkı Ekmeleddin İhsanoğlu'na verdiği gibi.

 Aksi halde rejim değişir ve önce cumhuriyet sonra da vatan elden gider. (!)

Son olarak...

Genel seçim ve referandum çalışmalarında kıllarını kıpırdatmayanların; iş yerel seçimlere gelince şahin kesildiklerini gözlüyorum.

Kapı kapı gezen mi ararsın, yolda insanların önüne geçip "Vatanı kurtarmak istiyorsanız, oyunuzu CHP'nin adayına verin" diye yalvaran mı ararsın, yoksa yerel seçimleri ikinci kurtuluş savaşı olarak ilan eden mi?

Şimdi buraya küçük bir not düşüyorum!

Sistem değişikliğine yönelik tarihi bir referandumda "Evet, dünyanın sonu değil..." diyerek, (kim demişti?)  kulağının üzerine yatanların, 2019 yerel seçimleri yaklaştıkça nasıl da Vatan-Millet-Sakarya edebiyatı yapacağına hep birlikte bir kez daha şahit olacağız

Sözün özü: Daha önce yazdıklarımın hala arkasındayım.

Aziz Kocaoğlu İzmir'in tek patronudur.  

Veliahtlara naçizane tavsiyem odur ki, iktidar gölge kabul etmez!

Kanuni'nden sonra tahta geçmesi gereken isim şehzade Mustafa'ydı. Ama o taht hiç kimsenin ihtimal vermediği  Selim'e nasip oldu. Mustafa'nın akıbeti de malumunuz! 

2019 ya da bir sonraki yerel seçimlerde...

Herkes Tunç Soyer'in  İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olmasını hayal ederken...

Bir de bakmışınız ki, o koltuğa,  üç dönemdir Foça'yı batıran, halkın yaka silktiği Gökhan Demirağ, Aziz Kocaoğlu'nun  varisi olarak oturuvermiş.

"Olur mu hiç öyle şey" demeyin, bal gibi olur!

Çünkü Gökhan Bey, kendince en doğru olanı yapıyor; yani biat ediyor, rahat ediyor! 

YORUMLAR

  • 0 Yorum