İZMİR'İN TEK DERDİ NASREDDİN HOCA MI?
Hasan Eser / 28 Haziran 2017
Her rengi boyadık da bir fıstık yeşili mi kaldı?
İzmir’in gündeme getirilmeyi bekleyen tonla sorunu varken…
İzmir’in değişmez Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, Uzundere’deki rekreasyon alanı içinde yer alan “Göle Maya Çalan Nasreddin Hoca” heykelinin kaldırılması gerektiğini savunmuş.
‘Suni gündem yaratmak’ dedikleri bu olsa gerek.
Evet, şaşılmayacak gibi değil.
Türkiye’nin üçüncü büyük şehri İzmir'de, iş dünyasını temsil eden isim ‘Nasreddin Hoca’ heykelini kendine dert ediniyor.
Biz, Sayın Demirtaş’ın daha ciddi konuları gündeme getirmesini bekleriz.
Velev ki bu tepkisinde haklı olsun, ama söz konusu heykelin yapımına 2013 yılında başlandı.
Halk arasında meşhur bir deyim vardır: “İş işten geçtikten sonra, kapıyı kilitlemenin faydası olmaz!”
Demem o ki, bugüne kadar aklınız neredeydi?
Yeni mi fark ettiniz, ‘Nasreddin Hoca’ heykelinin İzmir’in siluetine yakışmadığını?
Oysa heykeltıraş Ragıp Çiçen, CHP'li Karabağlar Belediyesi'ne yaptığı işin karşılığını alamadığı iddiasıyla az gündeme getirmedi o heykeli.
Heykeltıraş Çiçen, Kemal Kılıçdaroğlu’nu bile protesto etmiş, defalarca televizyon haberlerine çıkmıştı.
Ne var ki, ne heykel için harcanan astronomik maliyet ne de Ragıp Çiçen’in isyan etmesiyle ortaya çıkan skandal iddialar medyanın bu kadar çok ilgisini çekmemişti.
Öyle ki, İzmir medyası Ekrem Demirtaş’ın “Heykelin yakışacağı yer Akşehir’dir…” tepkisini, adeta desteklercesine; büyük puntolarla taşıdı sayfalarına…
Bir Allah’ın kulu da, “Kültürel hazinemizin en kıymetli parçalarından olan Nasrettin Hoca, haksızlığa karşı mücadelenin, adaletin sembolüdür.
İzmir de Adalet’in başkentidir.
Demografik yapısıyla, farklı kültürlere ve geleneklere sahip insanların kaynaştığı, sorunsuz yaşadığı bir şehirdir.
Dolayısıyla Nasreddin Hoca Heykeli de İzmir’in kültürel zenginliğinin yansımasıdır” diyemedi.
Hadi medya Ekrem Demirtaş’ı çok sevdiği için diyemedi.
Peki, İzmir’de faaliyet gösteren Konya hemşeri dernekleri niye çıkıp iki laf edemedi?
Ya da ettiler de ben mi duyamadım?
Amacım konuyu büyütmek değil, en nihayetinde Sayın Demirtaş fikrini beyan etmiştir-ki bu en doğal hakkıdır-
Zira bârika-i hakikat, müsâdeme-i efkârdan doğarmış.
2011 yılında, Kars mitinginde konuşan Recep Tayyip Erdoğan da, Üçler Tepesinde Kars’ı kuşbakışı gören İnsanlık Anıtını "ucube" diye nitelendirmiş ve ortadan kaldırılmasını istemişti.
Hatırlarsanız! o dönem Sayın Erdoğan’a en büyük tepki İzmir’den gelmişti.
Halbuki Sayın Erdoğan da, Sayın Demirtaş gibi fikri beyanda bulunmuştu.
Kars’taki “İnsanlık Anıtı” için sosyal medyada kıyameti koparan İzmir halkının “Nasreddin Hoca Heykeli Yıkılsın” önerisine müspet ya da menfi yönde herhangi bir tepki göstermemesi ilginç değil mi?
Bu tabloya göre; asıl meselenin ‘üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek’ olduğu anlaşılıyor mu?
Yine geçtiğimiz günlerde…
İzmir için kadim değeri olan “Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı” Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar tarafından yıktırıldı.
Saygıdeğer büyüğüm yazar Tufan Atakişi, Anıtın Karşıyakalıların harçlık ve bağışlarıyla yapıldığını hatırlatarak, anıtı korumak için tüm benliğiyle yıkıma karşı çıktı.
Ancak…
Kars’taki anıt için üzülen İzmir halkı, Tufan Atakişi gibi birkaç duyarlı insanın ‘Kadın Hakları Anıtı’ için verdiği mücadeleye yeterli desteği vermedi.
Öte yandan…
Geçen yıl, İzmirspor metro durağında yer alan ‘çıplak erkek’ heykeli de birileri tarafından protesto edilmişti.
Heykelin sanat eseri olduğuna dikkati çeken bazı İzmirliler yine kıyameti koparmıştı.
Çıplak heykeli protesto edenler de 'gericilikle' itham edilmişti.
Hâlbuki onlar da tıpkı Cumhurbaşkanı Erdoğan veya İTO Başkanı Demirtaş gibi fikirlerini beyan etmişlerdi. (Heykele saldıran kişiyi kastetmiyorum, o’nu ben de kınıyorum!)
Sözün özü: İzmir’de söylemler ile eylemler örtüşmüyor. Konu siyaset olunca ya da ucu AK Parti’ye dokununca; birden bire sanatsever kimliğini öne çıkaran İzmir, aynı hassasiyeti CHP’li belediyelerin uhdesinde olan eserler için nedense göstermiyor, gösteremiyor, göstermek istemiyor.
Not: Nasreddin Hoca`ya sormuşlar: Niçin insanlar sabah kalkınca hep farklı yönlere dağılıyor da aynı yöne gitmiyorlar?
Şöyle yanıt vermiş Hoca: Herkes aynı yöne gidecek olsa dünyanın dengesi bozulurdu da ondan...
YORUMLAR