Zatürreden Korunmak Mümkün!

SAĞLIK KÖŞESİ

Kış geldi ve Zatürre hala ölümcül!

Aniden yükselen ateş, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve öksürük zatürreye işaret ediyor olabilir. Halk arasında zatürre olarak bilinen pnömoni akciğer dokusunun iltihaplanması sonucu oluşur ve dünyada en sık karşılaşılan, ölüme neden olan hastalıkların başında gelir. En tehlikeli solunum yolu hastalıklarından biri olduğunu ve bu süreçte erken tanı ve tedavinin önemli olduğunu vurgulayan Avrasya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Kanan Abbaslı zatürre hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.



Zatürre Nedir?

Tıp dilinde pnömoni olarak da bilinen zatürre akciğerin en uç yapısını oluşturan ve havadaki oksijenin vücuda girdiği bölgede bulunan hava keseciklerinin iltihaplanmasıdır. Zatürre başta bakteriler olmak üzere birçok çeşitli mikroorganizmalara bağlı olarak oluşur. Her yaştan insanda hafif ya da ağır hastalıklara neden olabilen hastalık kimi zaman karşımıza bir grip komplikasyonu olarak da çıkabilir.  Bazı pnömoni türlerinde hastalığın hasta kişilerden sağlıklı kişilere doğrudan bulaşma riski söz konusudur.  Ancak zatürre çoğunlukla hastanın kendi ağız, boğaz ya da sindirim kanalında bulunan mikropların akciğere ulaşmasıyla ortaya çıkar. Özellikle vücut savunması zayıf düşmüş kişilerde pnömoni riski daha fazladır. Bu nedenle hastalığın bulaşma riskinden çok kişinin vücut direncinin zayıf oluşu en büyük risk faktörünü oluşturur.


Zatürre belirtileri nelerdir?

Genellikle ani öksürük, iltihaplı balgam, ateş, üşüme ve titreme, halsizlik, yan ağrısı ile kendini gösterir. Ayrıca beraberinde nefes darlığı veya göğüs ağrısı gibi belirtiler de görülür.  Bazı kişilerde ise sinsi bir başlangıç söz konusudur. Birkaç gün devam eden eklem ve kas ağrıları, iştahsızlık ve halsizliğe kuru öksürük, ateş, kusma ve baş ağrısı gibi reaksiyonlar da eşlik edebilir. Özellikle çocuklarda zatürre belirtileri çocuğun yaşına ve hastalığa yol açan etkenlere göre farklılık gösterir.  Kimi zaman tek bulgu hızlı solunum olabilirken kimi zaman da ateş, karın ağrısı ya da kusma gibi şikayetler bir arada görülebilir. Göğüs ağrısının meydana geldiği kişilerde, göğüs boşluğunda bir sıvı birikmesi söz konusu olabilir. Bu durum erken tanı ve tedaviyle tamamen ortadan kaldırılabilir ancak hastalığın ilerlediği durumlarda ise yoğun bakıma yatmak ya da bir tüp aracılığıyla göğüste biriken iltihaplı sıvıyı almak gerekebilir.  Genellikle nedenleri bakteriler ve virüsler olsa da kimi zaman bazı ilaçların yan etkisi olarak da ortaya çıkabilmektedirler.

Pnömoni bulaşıcı mıdır ve risk faktöreleri nelerdir?

Zatürre hastalığına zemin hazırlayan viral solunum yolu enfeksiyonları bulaşıcıdır. Öksürük ya da hapşırıkla yayılabildikleri gibi kişinin kullanmış olduğu bardak, mendil, çatal gibi eşyalar aracılığıyla da yayılabilirler. Pnömoni çok sık rastlanılan ve ölüme sebep olabilen hastalıklar arasındadır. Özellikle de bebeklerde, yaşlılarda, çocuklarda ve hastalığı bulunan başka kişilerde ölümcül olabilmektedir.  İleri yaş, kronik hastalıklar, bağışıklık sistemi hastalıkları, yutma güçlüğü yapan durumlar, sigara kullanımı, kusmalar, alkol, geçirilmiş uzun süreli ameliyatlar erişkinlerde zatürre hastalığına yakalanmayı kolaylaştıran risk faktörleri arasındadır.

Zatürreden korunmak mümkün

Hastalıktan korunmak için öncelikle pnömoni oluşumuna zemin hazırlayan faktörler ortadan kaldırılmalıdır. Kronik hastalık varsa tedavisi ve kontrolü düzenli bir şekilde yapılmalıdır,

Stresten kaçınılmalı, dengeli beslenmeye ve hijyene önem verilmelidir,

Alkol, tütün kullanımı tavsiye edilmez,

Grip durumunda kalabalığa temasın azaltılması, maske kullanılması tavsiye edilir,

Gripten korunmak için aşılar geliştirilmiştir ve bir yıl süreyle koruma sağlayan bu aşılar her yıl Eylül, Ekim, Kasım aylarında bir doz kas içine yapılmaktadır.  Aşının, gribe yakalanma riski yüksek veya hastalığı çok ağır atlatan kişilere uygulanması tavsiye edilir.


Pnömokok aşısı önerilen kişiler

65 yaş ve üzerindeyseniz,

Kronik hastalığınız varsa,

Pnömonektomi geçirdiyseniz,

Beyin omurilik sıvısı kaçağı varsa,

Dalak bozukluğu söz konusuysa,

Bağışıklık yetmezliğiniz varsa,

Kronik alkol probleminiz varsa aşı yapmanız önerilir.


Zatürre (Pnömoni) teşhisi ve tedavisi

Öncelikle muayene sırasında stetoskopla kişinin akciğerleri dinlenir ve söz konusu hastalıktan şüphelenilirse akciğer röntgeni istenir. Röntgen zatürre olup olmadığı konusunda yeterli bilgiyi verecektir ancak kandaki oksijen miktarının, solunum yollarının ne durumda olduğunun bilinmesi adına ekstra testlere de ihtiyaç duyulmaktadır. Beyaz kan hücre sayısının kontrolü için tam kan sayımı, zatürenin boyutu ve akciğer yaprakları arasında sıvı varlığı için tomografi taraması balgam testi, akciğerlerde sıvı birikmesi söz konusu ise plevral sıvı kültürü ve balgam çıkaramayan antibiyotiklere yanıt vermeyen dirençli zatüre varlığında bronkoskopik yöntemler kullanılmaktadır.

Zatürre tedavisi öncelikle enfeksiyonun iyileştirilmesini ve mevcut komplikasyonların önlenmesini içermektedir.  Genellikle antibiyotikler, istirahat, bol sıvı alımı, ateş düşürücüler ve ağrı kesiciler kullanılır. Bazı durumlarda kişinin hastaneye yatması gerekebilir. Özellikle çok ağır zatürre söz konusu ise yoğun bakımda yatış ve solunum desteği uygulanabilir.  Hastalığa neden olan mikrobun belirlenmesi her zaman mümkün olmayabilir ancak zatürre tanısı konulduktan kısa süre sonra antibiyotik tedavisine başlanılmalıdır.  Bu nedenle hastanın yaşı, varsa kronik hastalıkları, zatürrenin şiddeti gibi durumlar dikkate alınarak tedaviye başlanır. Tedavi süreci bu etkilere göre de uzayabilir ya da kısa sürede olumlu sonuçlar elde edilebilir. Çünkü zatürre ani başlangıçlı ve genellikle tedaviyle hızla iyileşebilen bir hastalıktır.  Tedaviden 72 saat sonra ateşiniz düşmemiş, öksürüğünüz şiddetli şekilde devam ediyorsa hemen bir uzman hekime görünmelisiniz.

http://www.avrasyahospital.com.tr