Hacı Ömer Güler ve Türkiye Tohumculuğu

RIDVAN KARAPEHLİVAN

Ana yüklenicisi Tohum Yetiştiricileri Alt Birliği (TYAB) olan ve iki gün süren “Tarımda Türkiye Yüzyılı” çalıştayına katıldık.

Antalya'nın Belek ilçesinde gerçekleştirilen ve Türkiye’nin dört bir tarafından 1400 civarında paydaşın/tohumcunun katıldığı toplantıya ilgi oldukça fazlaydı.

Çalıştay; Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişci ile TBMM Tarım Orman ve Köy İşleri Komisyon Başkanı Prof. Dr. Yunus Kılıç’ın katılımcılara hitaben yaptıkları açılış konuşmalarıyla başladı.  

Açılış konuşmalarının ardından FAO Türkiye Başkan Yardımcısı Ayşegül Selışık’ın yanı sıra, akademisyenler: Hatay Üniversitesinden Doçent Ömer Eren, Çukurova Üniversitesinden Doçent Sait Muharrem Say ile TİGEM Başkanı Dr. Hasan Gezginç’in de katkı ve katılımlarıyla; Tarımda Markalaşma, Dijitalleşme, Enerji ve Gıda Güvenliği konusunda bir dizi sunum yapıldı.

Çalıştayın son gününde Hacı Ömer Güler ile görüşme fırsatımız oldu. Hacı Ömer Güler; genç bir üretici ve sanayici olmasının yanı sıra Tohum Yetiştiricileri Alt Birliğinin de
Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütüyor.

TYAB ve ülke tohumculuğunu görüştüğümüz Hacı Ömer Güler; “Ülkemiz kamuoyunun düşüncesinin aksine tohumculuk çok iyi bir noktaya gelmiş, kabuğunu kırmış durumda.

Ama maalesef ülkemizde her şeyi kötü göstermeyi amaç edinmiş bir güruh var.

Onların sesi maalesef bizlerden farklı çıkıyor.

Onların oluşturduğu kötü algı daha çok kabul görüyor.

Bu olumsuz algıyı yayanlar 'tarım bitti, tohumda İsrail’e bağlıyız' diyorlar.

Gıda güvenirliliğini azaltarak insanımızın Türk tarımına olan güvenini bilinçli bir şekilde düşürülüyor.

Ve Türk tarımının ve tohumculuğunun kötüye gitmesi ve güvenin azalması amaçlanıyor.


Ama bilmiyorlar ki buğdayın anavatanı olan Anadolu'da, ülkemizde tohumculuğun olmaması imkânsız.

Son yıllarda ülke tohumculuğunda müthiş bir gelişme yaşanıyor.

Tohum ıslah çalışmalarında kullanılan materyaller, iki gen bankamızda gelecekte kullanılmak için saklanıyor.

Ve biz şu an (daha önce de belirttiğim gibi) gelişmiş ülkelere tohum satar hale geldik.

Yüzde 22’lerde olan tohum yeterlilik oranımız yüzde 94’lere çıkmış durumda” diyor.

Elbette Türkiye tohumculuğu 40 yılda çok yol kat etmesine rağmen kat edecek çok daha uzun yolu var.

Bunu da böyle vizyon sahibi genç başkanlar ile umduğumuzdan daha kısa sürede kat edecektir.

Rıdvan Karapehlivan  / Ziraat gazetesi