Zorunlu Yazı

HASAN ESER

Yaklaşık 13 yıldır kalem oynatıyorum, ama uzun zamandır yazmıyordum.

Çarşı pazarda karşılaştığım hemşerilerim “Bizi yazılarından mahrum ediyorsun…” diye sitem etmeye başlayınca…

İş başa düştü ve Foça’ya dair ardı ardına birkaç yazı kaleme aldım.

Yazı yazmanın, yorumculuğun cilvesidir; asla herkesi memnun edemezsiniz.

Mutlaka ama mutlaka destekleyenler olduğu kadar karşı çıkanlar da olur. Ki öyle de olmalıdır.

19. yüzyılda yaşamış İrlandalı yazar ve şair Oscar Wilde’nin “Herkes benim düşünceme katılırsa, yanılmış olmaktan korkarım” sözü de fikirsel çeşitliliğin önemine işaret eder.

Bu düşünceler ışığında altını çizmek isterim ki, yazdıklarıma karşı çıkan insanların da olması beni her daim mutlu etmiştir.  

Manevi desteğiyle beni yazmaya teşvik edenlerden de Allah razı olsun, yanlışa düştüğümde bana doğruyu gösterenlerden de.

Yunus Emre bir şiirinde şöyle der: "Derviş Yunus bu sözü eğri büğrü söyleme. Seni sîgaya çeken bir Molla Kasım gelir".

Bu girizgahtan sonra gelelim asıl konumuza…

Adı CHP Foça İlçe Başkan Adaylığı için geçen bir şahıs, benim için sağda solda 200-300 TL karşılığında yazı yazdığımı söylemiş.

Şimdi özbeöz Foçalı olmadığını ve beni yeterince tanımadığını düşündüğüm o şahsa cevaben, izninizle birkaç kelamım olacak. 

Aslında siz kıymetli okurlarıma  bu satırdan itibaren aktaracaklarımı, normal şartlarda yazacak kadar şımarık bir insan olmadığımı, en iyi beni yakinen tanıyan dostlarım bilir.

Öncelikle belirtmek isterim ki…

Bir gazetecinin elinin tersiyle itemeyeceği düşünülen birçok mertebeyi elinin tersiyle itmiş biridir bu satırların yazarı.

Birkaç örnek verelim…

-Foça’da Foça Belediyesi’nin kuruş desteği olmadan yıllarca haftalık gazete çıkardım. Şöyle geriye dönük bir araştırın bakalım, bir tane fatura bulursanız, söz veriyorum boynuma asıp gezeceğim Foça sokaklarında.

Ayrıca benim derdim eğer Foça değil de ‘para’ olsaydı, Gökhan Demirağ ile uzlaşmak benim için hiç de zor değildi. Foça’da 3 dönem boyunca birileri iktidarın nimetlerinden faydalanırken, biz Foça’ya sahip çıkmak ve vatandaşın hakkını korumak adına maddi manevi bedeller ödedik.

Ha! O yıllarda gazetemizi AK Parti’nin finanse ettiği iftirasını atanlar da oldu. Velev ki bu iftira doğru olsun! Peki, kim finanse ettiği gazeteyi 3 defa üst üste mahkemeye verir?

Gazete arşivim sabittir. AK Parti’yi eleştiren yazılarımın sayısı, CHP’yi eleştirdiğim yazıların sayısından fazladır.

Devam…

Para karşılığında yazı yazdığı iddia edilen bu fakir Türkiye’nin en önemli belediyelerinden birinde 3 yıl üst düzey görev yaptı ve Foça’ya olan sevgisinden dolayı kendi isteğiyle istifa edip geri döndü. Hem de tazminatını bile talep etmeden. Paraya tapan bir insan bunu yapar mı?

Devam…

Bundan birkaç yıl önce MHP’li Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Cengiz Ergün hakkında bir yazı kaleme aldım. Yazı bir şekilde kendisine ulaşmış. Zahmette bulunmuş, nezaket göstermiş, bu fakire ıslak imzasıyla birlikte bir teşekkür mektubu göndermiş. Yetmemiş üzerine bir de beni Manisa’ya onur konuğu olarak davet etmiş.

Peki, gittim mi? Hayır! Zira ben o yazıyı hiçbir karşılık beklemeden sadece içimden geldiği için yazmıştım.Tıpkı diğer yazılarım gibi.

Düşünün, aynı mektup bizim bazı çantacı gazetecilerden birine gönderilmiş olsaydı, ertesi gün soluğu Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin kapısında alır, üzerine bir de iş-aş talebinde bulunurdu. Yanılıyor muyum?

Devam…

Eyy CHP’nin Foça İlçe Başkanı olmak isteyen vatandaş.

Hatırlıyor musunuz?

31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinden tam 65 gün önce, partinizin Foça Belediye Başkan Adayı Fatih Gürbüz tarafından tarafıma bir çalışma ofisi tahsis edilmişti.

Ve o süre zarfında adayınızın basın danışmanlığı görevini yürütmüştüm.

Sorun bakalım Fatih Gürbüz’e başkalarının 70-80 bin TL talep ettiği danışmanlık hizmeti için acaba kendisinden delikli kuruş talep etmiş miyim?

Çalışma ofisinde içtiğim çayın, yediğim yemeğin parasını dahi cebimden ödediğimin de altını çizmek isterim.

Tabii asıl önemli olan da seçimden sonrası.

Kendisinden Allah razı olsun! Foça Belediye Başkanı Fatih Gürbüz,  bu fakiri Foça Belediyesi Basın Danışmanlığı görevine layık gördü ve birlikte çalışmak üzere beni göreve davet etti.

Kendisine teşekkür etmek suretiyle teklifini kibarca ret ettim ve ekledim: “Çok şükür bizim kimseye  muhtaç olmayacak kadar gelirimiz var, siz benim yerime çalışmaya ihtiyacı olan birini alın. Böylesi daha hayırlı olur”

Teklifi kabul etmiş olsaydım, bazı arkadaşlar gibi ben de göbeğimi kaşıyarak her ay bir tomar parayı cebime koyardım.

Ya da kendisine ‘sevgili başkan, ben dışarıdan bir gazete kurayım, siz de beni destekleyin’ demiş olsaydım, Sayın Gürbüz bana hayır mı diyecekti?

Devam…

Eyy CHP Foça İlçe Başkanlığı’na talip olan şahıs.

Foça’da  dedem 50 yıl, babam da 35 yıl esnaflık yaptı.

Dedem 1993’te, Babam da 2004’te rahmetli oldu. Düşün kaç yıl geçmiş aradan.

Ve ben daha dedemden kalanların yiyorum, babamdan kalanlara başlayamadım bile.

Tabii şimdi ben böyle dedim diye, bu defa da  ‘mirasyedi’ yakıştırmasını yapacaksın bana.

Yapma! Çünkü bu fakirin bütün gençliği denizlerde, balıkçı gemilerinde geçti. 14 yıl aşkla çalıştım, sağlığım izin vermiş olsaydı, bir dakika bile düşünmeden eski mesleğime döner, aynı aşkla çalışmaya devam ederdim. 

Sözün özü, benim kimsenin parasına ihtiyacım yok!

Yazmayı kafaya koyduğum bir konuyu ne pahasına olursa olsun yazarım.

Yazmak istemediğim zaman da hiçbir kuvvet bana yazdıramaz. Beni satın alacak para da henüz basılmadı dünyada. 

Özellikle de ısmarla muhabbetine gıcık olurum. Biri bana şu konuda yazı yaz dediği zaman, yazacağım varsa da yazmam.

Bunun içindir ki, sen önce haddini bil ve Hasan Eser’in kim olduğunu iyice öğrenmeden bir daha da benim hakkımda konuşma. Ha! İnşallah CHP Foça İlçe Başkanı siz olursunuz. Ki ben artık sizi tutuyorum.

Not: Beni para karşılığında yazı yazmakla itham edene değil, o kişiye o sözleri söyleme gücünü bahşedene de gerekli cevabı zamanı gelince vereceğim. 

Günün sözü: Panik yok çok eğleneceyuk! İmza: Tüpçü Fikret  

Hasan Eser / Mahalli Gündem.com