Foça'da CHP nasıl kazanır?

HASAN ESER

1999'da Foça Belediye Başkanlığı görevine seçilen Ali İlcan'ın 'tek dönemlik başkan' olduğunu bilmeyen yoktu.

Önceki dönemin Foça Belediye Başkanı Nihat Dirim'in yeni dönem için adaylığı hukuki nedenlerden dolayı düşünce, bütün yük Ali İlcan'ın omuzlarına kalmıştı.

Foça'da CHP'nin yerel iktidarını konsolide etmek için adaylığı kabul eden Ali İlcan, bir şart koymayı da ihmal etmedi:

"Bir dönemden fazla yapmam, yapamam!.."

"Belediye başkanının akıllısı toprağın altına yatırım yapmaz!.." derler; ama Ali İlcan'ın 2'nci dönem için yeniden seçilme gibi bir kaygısı ve/veya hesabı olmadığı için "akılsız" (!) davrandı.

Evet, aslında yapılması gerekeni yaptı. 

Foça gibi SİT kapsamında olan bir ilçede, yer altına yatırım yapmayı göze alarak adeta ateşten gömlek giydi.

Yer üstüne baktığınızda hiçbir iş yapmamış gibi görünen Ali İlcan, ilçemize kazandırdığı arıtma tesisiyle, kısmen de olsa Foça'yı kanalizasyona bağladı. İlçe sakinlerini vidanjöre mahkum olmaktan kurtardı.

Haa! Yapım maliyetine yönelik bir takım olumsuz iddialar yok mu? Var! 

Belediye yasasının değişeceğini öngörerek biraz daha beklenilseydi, nasıl olsa İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmayacak mıydı? Evet, biraz geç de olsa yapılacaktı! 

Neyse asıl konumuz bu değil zaten. 

Ali İlcan'ın 2004 yerel seçimlerinde aday olmayacağı daha 1999 yılından belliydi.

Yani gelecek adına gönlünde 'Foça Belediye Başkanlığı' yatan CHP'liler için bu büyük bir fırsattı.

Ne var ki, arıtma tesisiyle ilgili olumsuz iddialar, tüm belediye kaynaklarının tek bir noktaya kanalize olması, Ali İlcan'ın düşük enerjisi ve 15 yıldır iktidarda olmanın getirdiği yorgunluk ve yıpranmışlık  CHP'den belediye başkan adaylığını pek de cazip kılmıyordu.

Zira, Günal Menemenli, Mimar Süleyman Yenişehirli, merhum İbrahim Güler, Ceyhun Çetin,  Mimar Metin Öngünşen, Av. Sercan Ergen, Mimar Nurcan Dağlı ve Serdar Tunçbay gibi o  dönemin birbirinden güçlü isimlerini Doğru Yol Partisi çatısı altında toplayan malum siyasetçi, 80'li yıllarda yaptığı bir dönemlik belediye başkanlığı görevinden sonra, siyasi kariyerinde ikinci altın çağını yaşıyordu.

Öyle ki, Doğru Yol Partisi'nin  Foça'da 2004 yerel seçimlerini kazanmasına hemen herkes kesin gözüyle bakıyordu.

Şimdi düşünelim. Tıpkı şimdilerde olduğu gibi, 2004 yerel seçimleri öncesinde de Foça'daki yerel iktidarının en yorgun ve yıpranmış dönemiydi CHP'nin.

Diğer taraftan müzmin rakip de en güçlü zamanını yaşıyordu.

Peki, CHP'nin kaybetmesine kesin gözüyle bakılırken, ne oldu da CHP hem de siyaseten hiçbir tecrübesi olmayan Gökhan Demirağ ile bir kez daha seçim kazanmasını bildi?

Bu soruyu cevaplamadan önce...

Foça'nın siyasi kulislerinde ne zaman bu konu açılsa, her seferinde şöyle bir yorum yapılır: "Eğer kendisi isteseydi, CHP'nin 2004 Foça adayı Osman Mert olurdu. Fakat cesaret edemedi. Çünkü o da seçimin kaybedileceğini düşünüyordu. Bu nedenle Gökhan Demirağ'ın adaylığını destekledi. Osman Mert'in hesabına göre; malum siyasetçi  kazanacaktı. Foça, çalkantılı bir beş yıl geçirecekti ve  2009'da kurtarıcı olarak bu kez kendisi çıkacaktı sahneye..." 

Bu tez doğru olabilir!  Ama... Puzzle'ı tamamlamak için eksik parçaları da ilave etmek gerekiyor.

Her ne kadar birileri Osman Mert'in DSP adaylığını "çılgınlık" olarak yorumlasa da,  kabul etmek gerekir ki, son 15 yıldır Foça'nın yerel siyasetini dizayn eden başat aktörlerden biri de Osman Mert'tir. 

Teşbihte hata olmasın! Bizans'ta oyun biter; ama Osman Mert'te (siyasi) oyun bitmez. 

2004 seçimlerine geri dönelim.

Doğru Yol Partisi'nin favori olduğu bir seçimde, Osman Mert'in aday olmamasını "korkaklık" şeklinde yorumlamak düz bir bakış açısının ürünüdür.

Amma velakin, Doğru Yol Partisi geleneğinden gelen köklü bir ailenin  o gün için istikbal vaat eden bir gencini CHP'den aday göstermeyi akıl etmek, ancak bir satranç ustasının kıvrak zekâsı olarak yorumlanabilir.

Nitekim Osman Mert'in bu 2004 hamlesi, CHP'nin Foça'da 9 oy (Yazıyla: DOKUZ ) fark ile iktidarda kalmasını sağlamıştır. 

Bütün bunları neden anlattım?

"CHP'nin 2019 Foça belediye başkan adayı sence kim olmalı?" diye o kadar çok soru alıyorum ki... Ne yalan söyleyeyim, artık bu konu ile ilgili bir yazı kaleme alma ihtiyacı hissettim. 

Fakat, bunca uzun bir girizgahın ardından, lafı dolandırmak gibi bir niyetim de yok. 

Özetle diyeceğim şudur:  Foça'da CHP belediyeciliğini son derece yıpratan sayın Gökhan Demirağ, yaptıkları ve yapamadıklarıyla kendi kredisiyle birlikte partisinin de kredisini yeterince tüketmiştir. 

CHP Foça İlçe Başkanı Baran Gezmiş Yıldırım'ın da dediği gibi; Foça bu dönem öyle sanıldığı gibi kazanılması garanti, çantada keklik bir ilçe değildir. 

Bunun içindir ki, tıpkı 2004 tecrübesinde olduğu gibi, CHP'nin Foça'da özellikle sağ seçmenden de oy  alabilecek bir adayla yarışa girmesi elzemdir. 

Hatta ANAP, Demokrat Parti geleneğinden bir adayla, CHP Foça'da (tabir yerindeyse) tulum çıkarır.

Ama...  

Mevcut başkanın aday gösterilmesi, Foça dışından ithal aday çıkarılması, radikal solculardan birinin aday olması veya HDP'ye yakın marjinal bir ismin tercih edilmesi halinde...

CHP, Foça Belediyesini altın tepsi içinde rakiplerine sunmuş olur.

Ağzımdaki baklaya gelince... 

CHP'nin aday adayları arasında, sağ seçmenle insani ilişkilerinin güçlü olduğunu gözlemlediğim iki isim var: Fatih Gürbüz ve Günal Biçer

Not: Maalesef bu ülkede doğru isimler, yanlış yerde siyaset yapıyor.