ABD Hollanda krizinde neden sessiz?

ENGİN CİVAN

30 yıllık arkadaşım aradı.

Alo bile demeden...

"ABD Hollanda krizinde neden sessiz?" diye sordu. 

Ben de "Şu an ABD kendi derdinde ve bu o kadar büyütülecek bir olay değil" yanıtını verdim. 

Ama...  

Aslında bu olay bir çok rengi içinde taşıyan bir kaleydeskop oldu.

Dürbünü çevirdikçe farklı renk ve şekiller ortaya çıkmakta...

Örneğin 15 Temmuz gecesi Heybeli Ada'da toplantı yaparken gündeme gelen Amerikalı Henry Barkey topa girdi.

... Ve "Evetler az galiba Avrupa oylarına ihtiyaçları var" mealinden bir tweet attı.

Başka ilginç bir vuruşta Hürriyet gazetesinin kankası Almanya'nın en tirajlı gazetesi Blick'den geldi:

"Erdoğanistan'a AB'de yer var mı?"

Hollanda'da yaşananlar belki küresel boyutta ufak bir olay ama çimdiklediği sinir ucu toplumsal hafızanın derinlerine ulaşıyor.

Kollektif Bilinçaltı...

Toplumsal hafıza sadece Türklerde yok. İtalyan'larda da var.

Çocuklarını ninnileriyle uyuturken "Türkler geliyor"  diye korkuturlar.

Ya Avusturyalılar?

Eski imparatorluklarının estirdiği nostaljik rüzgarla...

"Barbar Türkleri durduran dini bütün Katolikler" folkloründe az mı vals yaptılar?

Ekonomik Malez...

Bugün Batı Avrupa yaşlanan nüfusunun getirdiği ataletle Japonların 30 senedir içinden çıkamadığı ekonomik çukura düşmüş durumdadır.

Düşük büyüme yüksek işsizlik artan sosyal devlet yükü toplumsal gerilimi arttırıyor.

Bu gerilim artınca 'başkaya' tolerans azalıyor.

ABD dahil tüm dünyada popülist liderlerin yükselişi ve liberalizminle  beraber ikizi sözde bağımsız medyanın düşüşünde bu dinamik yatmakta.

İşin içine birde Brüksel'deki 'aparatchik' bürokratlar girince, alt ve ortanın altı sınıflar  'yetti be' diyerek daha ırkçı daha sağcı daha yerel liderlere yöneliyor.

Toplumsal hafızada yer alan travmaları bilinçaltından çıkarmak çok kolay ve aradan bin sene geçse de, fertler, yaşanan olayları sanki dün yaşanmış gibi hatırlıyor.

Öyle olmasa 470 sene sonra Mohaç hezimetinin acısını bir gecede 8 bin Bosnalıyı katlederek  çıkarırlarmıydı ?

Onlarda var da bizde yok mu?

Toplumsal travma ve kollektif bilinçaltı Zülfikar gibi çift taraflı kesiyor.

Türk halkının da kendine göre kollektif bilinçaltı var.

Halkın hassasiyetlerin en önde gelenlerinden birisi de Sevr.

...Ve Sevr 'Türk bilinçaltına' göre Batılıların derin dondurucuda bekledikleri AİDS virüsü

Ne zaman Türkiye başını kaldırsa virüs dondurucudan çıkarılıyor.

Hollanda'da yaşananlar "Biz Türküz Avrupa bizi hiç bir zaman kabul etmez" teorisine güç kattı.

Bir anlamda Türkleri rahatsız eden "Haddini bil" uyarısının kaşesi oldu.

Sandıktaki yansımalar...

Yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen Referandum ekonomik refahtan ziyade "Batı bize karşı" ekseninde şekillenmekte... 

Bu bağlamda Hollanda da yaşananlar AKP'nin ekmeğine yağ sürmüştür.

AKP stratejistleri bu girişimi planladılar mı yoksa rastlantı mı?

Bilmiyorum! Ama sonuç dahiyane oldu.

Yeri gelmişken ana muhalefet liderine değinmeden edemeyeceğim.

Yıllardır ayağa küçük gelen tokyo gibi...

'flip-flop' politikalar izleyen "K.K.'na Allah akıl fikir versin" demiyorum.

Allah CHP'yi vakıf eylesin ve İş Bankasının hisselerine Borsa'da tavan yaptırsın inşallah.

AMİN

ENGİN CİVAN / ABD / 14.03.2017