YAŞAR EYİCE

YAŞAR EYİCE

[email protected]

Medyatik olmak isteyen dernek kuruyor

19 Şubat 2018 - 18:23

Kadınlara ne oluyor?

Kendilerini kanıtlamak ya da medyatik olmak için atmadık takla kalmıyor.

Bir de aklı başında olanlar var, onlar sessiz sedasız başarılarını sürdürüyor.

Geçenlerde Swiss Otel’de bir kadın gurubu, daha doğrusu onlarca dernekten birinin süslü hanımları ‘farkındalık yaratmak istiyoruz!’ diyerek toplandılar.

Temsilci durumundakiler bu arada bazı isimleri saptamışlar ve geceye renk vermek için de ödüllendirdiler.

Kriterleri belli değil...

Jüri var mı, yok mu?

Var da yeterli mi?

Bazılarını tanıyorum; bu kadar kişiyi tanımaları imkânsız.

Gazetecilikte ‘beğenilmeyenler’ ya da ‘sahtekâr’ takımları için şöyle denir:

‘Adını bile yazamaz!’

Bilmem anlatabildim mi?

Amaç ise klasik; Kadın girişimcileri cesaretlendirmek!

Toplu fotoğraf çektirenlere bir göz atıyorum, içlerinde tanıdık yüzler var...

Bunlara belki de, çalışanları bir başka gözle bakıyor...

Çünkü hakları yenmiş onlarca kişi...

Bunları gerçek girişimciler, iyi niyetliler aralarına nasıl alıyor?

Ama diyeceksiniz, kavun değiller ki, seçerken bir yerleri koklansın...

Zaten koklasanız da anlamazsınız...

*- Çok ünlü idi!

Bakın size bir zamanlar Alsancak’ta iki üç girişimci tarafından açılan ünlü baklavacılardan bir ortağının anlattığını nakledeyim:

‘İlk zamanlar da, son zamanlar da işlerimiz çok iyi idi.

Hilesiz hurdasız, sağlıklı baklava ve diğer tatlı çeşitlerimizi ünlü market zincirlerine de veriyorduk.

Ama bir gün baktım ki, imalathanede bir yabancı kutu var.

Araştırınca öğrendim; Bizim ortaklardan biri, yurt dışı seyahatlerinde, Amerika’dan esans getirtiyormuş... Aynen mis gibi tereyağı kokusu veriyordu.

Yani kâr hırsı bizi yanlış yöne itmişti.

Karşı geldim,  derdimi anlatamadım.

Sonra gruptan ayrıldım!’

Dikkat edin bakın, bazı çiçekçiler de, esnaf da ‘koku’ kullanmayı seviyor...

İşte biz bu hale geldik...

Geçenlerde sağlıklı yiyecekler ve kanserden söz ediyordum...

İşte bunların bir etkeni...

Aslında itirafı yapana da kızdım: ‘Neden o zamanlar bunu açıklamadın?’ diye sordum...

Tabii ki, herkesin kendine göre bir müdafaası oluyor.

*- Bir başka grup

Bir baktım, İzmir’in bir başka noktasında daha kadın girişimciler toplanmış.

Bunlar daha ciddi gibi geldi bana...

Hatta içlerinden bir ikisinin ayrıldığını ve bir başka gruba girdiğini, ya da içinde bulunduğunu fotoğraflardan seçtim.

Demek ki, birileri bir yerlerde mutlaka kendine bir yer ediniyor.

Ama yalancının mumu yatsıya kadar yandığı için, bu atasözümüzden çıkardığımız gibi bunlar bir şekilde anlaşılıyor ve diskalifiye ediliyor.

Yani ayıklanıyor...

İzmir’de ayıklanacak o kadar çok isim var ki, bunları bilmeyen yok!

*- İyi niyetliler de var...

Nedense herkes kendine güzel bir isim buluyor ve yakıştırıyor.

Birkaç kez belirtmiştim; bir işte dikiş tutturamayanlar, ya da ‘uyanıklar!’ olarak adlandırdığımız kişiler, ‘platform’ adı altındı birleşiyorlar.

Ve de kurumlarımıza sızıyorlar...

Daha doğrusu menfaat sağlıyorlar.

En basitinden olmayacak işlerini ‘olur’ hale getiriyorlar.

Bunlar görünüşte kerli ferli insanlar..

Çocuk yaşta da değiller...

Örneğin ‘geçerli ve saygın’ bir meslek olan gazeteciliği kullanıyorlar.

Yaşamlarında hiçbir işe balta olmamışlar...

Daha önce belirttiğim gibi, adlarını bile doğru bir şekilde yazamazlar.

Ama İzmir’e atama ile gelmiş, bir bürokrat bunları bilebilir mi?

Yöneticilere, patronlara, ‘Üzerine isterseniz para bile veririm!’ diyecek kadar basitleşen bu isimler, ‘Kaz gelecek yerden’ tavuğu esirgemezler.

Sözde yönetici ya da patron takımını bir şekilde kandırarak, ya da ‘Sana ilan getireceğiz!’ diyerek aldatarak, bir köşe kaparlar...

Ya da haberlerini sokarlar...

Yani körlerle sağırlar birbirini ağırlar, menfaatte birleşir...

Sonuç halka olur...

Yazdıklarına söylediklerine inanırız, yani kandırılırız..

Bilgi sahibi olmayan da bu lokmaları yutar...

İki ayrı kadın girişimci toplantısı haberleri ve fotoğrafları bunları düşünmemi ve yazmamı sağladı...

Çünkü  bana inandırıcı gelmediler.

İyi ki davetlerine gitmiyorum...

Yoksa utancımdan bunlardan söz edemeyebilirdim...

***-

GÜNCEL

*- Motivasyonun gıdası müzik…

‘8. Ofisten Sahneye Müzik Yarışması’ profesyonellere yakışır müzik performansları ve bol eğlence ile yine coşturmaya hazırlanıyor.

Kendi tarzında Türkiye’nin tek ve en büyük organizasyonu olan ve 2018 Nisan ayında maksimum 30 şirketin katılımıyla gerçekleştirilecek, ‘Ofisten Sahneye’, IF Performance Hall Beşiktaş’ta müzikle keyifli geceler yaşatacak.

 Büyük ödül ise Cote D’Azur’un incisi Cannes seyahati ve Hollywood yıldızlarını ağırlayan tarihi Intercontinental Carlton Cannes Oteli’nde enfes bir tatil…

Sadece şirket çalışanlarından oluşan müzik gruplarının yarışabildiği ‘8. Ofisten Sahneye’  şirketler arası müzik yarışmasına başvurular, şirketlerin İnsan Kaynakları departmanları aracılığıyla 23 Mart 2018 tarihine kadar yapılabiliyor.’

*- Buca Kozağaç’ta su kesintisi

İZSU Genel Müdürlüğü, Buca Kozağaç Mahallesi’nde eskimiş ve özelliğini yitirmiş branşman hatlarını yeniliyor.

Bu nedenle 20 Şubat 2018’den  31 Mart 2018 tarihine kadar Kozağaç Mahallesi’nde 14.00 ile 18.00 saatleri arasında su kesintisi uygulanacak.

*- Trafik sigortasına yüzde 5 zam1

Sektör yetkililerinin verdiği bilgilere göre haziran veya temmuz ayında trafik sigortasında yüzde 5 zam yapılması bekleniyor.

Daha sonra serbest piyasaya geçilecek.

Trafik sigortasına 2018 yılbaşından itibaren yüzde 5 zam yapılmıştı. Ayrıca yüzde 1 olan aylık enflasyon güncellemeleri de yüzde 1.5 olarak devam ediyor.

Bunun sonucunda Türkiye genelinde iyi sürücülerin sigorta primi 490 liradan 515 liraya, trafik canavarlarının primi ise 2 bin 339 liraya çıkmıştı.

*- YAŞAR EYİCE 

YORUMLAR

  • 0 Yorum