Nasrettin Hoca ve İcadı
Bir gün Nasrettin Hoca'ya, "Hocam, âlimsiniz, bilgilisiniz, tecrübelisiniz, fakat bugüne kadar icadınız oldu mu?" diye sorarlar. Hoca, bir süre düşündükten sonra cevap verir: "Ekmekle kar yemeyi ben keşfettim." Ancak sonra ekler: "Ama benim bile hoşuma gitmedi."
Kıssadan hisse...
CHP Lideri Özgür Özel de “Büyük sürpriz yapacağız” diyerek “kırmızı kart” kampanyasını icat etti. Kendisinin ne kadar hoşuna gidip gitmediğini bilemeyiz, ama tanıdığım birçok CHP’linin hiç de hoşuna gitmediğini biliyorum.
Özgür Özel’e şirin görünebilmek için kampanyayı yere göğe sığdıramayanları tenzih edersek...
Bu “kırmızı kart” kampanyası hiç mi birilerinin hoşuna gitmedi? Gitmez olur mu? Tabii ki kampanyadan hoşlananlar, hatta memnuniyetini Özgür Özel’e teşekkür ederek ifade edenler de oldu. Öyle ki onlardan biri de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır.
Evet, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özgür Özel'in “kırmızı kart” çıkışını tebrik etti ve "Son çıkışlarını biz de beklemiyorduk. Bu orijinal fikir karşısında dumura uğradık, tebrik ediyorum" dedi.
Popüler siyaset kültürüne adını altın harflerle yazdıran Özgür Özel’e daha ne desin!
Özel’in selefi Kemal Kılıçdaroğlu’nun da Erdoğan’ı “alkışlatmak” gibi, “kırmızı kart” kampanyasından aşağı kalmayacak ilginç buluşları vardı.
Sezar’ın hakkı Sezar’a...
Kemal Kılıçdaroğlu, hiç olmazsa “Adalet Yürüyüşü” gibi ses getiren çıkışlara da imza atmıştı.
Genel Başkan olduktan sonra, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "Bunların sırtında küfe yok" sözlerine istinaden sırtına küfe yüklemek gibi yaratıcılıkta sınır tanımayan Özgür Özel, grup başkanvekili olduğu dönemde sanki daha başarılı ve etkiliydi. Öyle ki grup başkanvekili iken (aynı dünya görüşünde olmamamıza rağmen) açıklamalarını ilgiyle takip ederdim.
Naçizane tavsiyeler:
“Her Şey Çok Güzel Olacak”, “Seni Başkan Yaptırmayacağız” veya “Durmak Yok Yola Devam” gibi sloganların karşılık bulduğu bir siyaset atmosferine sahibiz bu ülkede. Daha açık ifade etmek gerekirse “çok kolay” ama bir o kadar da zor bir arena...
Bunun içindir ki Deniz Baykal’ın genel başkanlığı döneminde de deneyimlenen “kırmızı kart” gibi klişe çıkışlar yerine, daha yaratıcı fikirlerle ortaya çıkmanın elzem olduğuna inananlardanım.
Ha! İlla “siyasi şov” yapılmak isteniyorsa da, dünyanın çeşitli ülkelerinden ilham alınabilecek birçok örneğe ulaşmak mümkündür.
Misal, Arjantin'de enflasyonun yüzde 140'a ulaşmasıyla birlikte, devlet başkanlığı seçimlerinde Javier Milei'nin öne çıkan kampanya söylemlerinden biri de "Ekonomiye testereyle gireceğim, gereksiz harcamaları keseceğim" olmuştu. Kampanya döneminde elinde testereyle dolaşan Javier Milei, günün sonunda başkanlık koltuğuna oturmuştu!
Yaratıcılıkta sınır yok!
“Aman” diyeyim! Türkiye’de bu veya buna benzer yaklaşımlar da tutmaz! Amma velakin yaratıcılığın ne olduğunu tasavvur etmek açısından güzel bir örnek olduğunun altını çizmekte de fayda var.
Ne güzel söylemiş Hz. Mevlâna: "Dün dünde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım."
Hasan Eser
YORUMLAR