14 Mart Tıp Bayramıysa, Biz de Sağlık Çalışanları Olarak Bayramı Bayram gibi Kutlamak İstiyoruz..
Tıbbiyelilerin vatan ve millet için dirilişi başlattıkları günün adıdır 14 Mart. Bir meslek gurubunun bayramının kaynağı vatan ve millet davası ise o bayramın değerini ancak ve ancak vatan sevdalıları anlayabilir. Bu bayramı gerçek anlamda idrak etmek ise hekimlerimizin ve tüm sağlık çalışanlarımızın boyunun borcudur.
Ancak, bu gün, ne yazık ki, sözde tabiplerimizi temsil eden, 14 mart Tıbbiyelilerin ruhundan zerre kadar nasiplenmemiş olanlar Türk Tabipler Birliğini ele geçirmişler, terörist destekçisi olmuş, vatan ve millet düşmanlığında sınırları çoktan aşmışlardır. Bundan dolayıdır ki Türk Tabiplerinin öncelikle kendilerini temsil eden odalarını özüne döndürmeleri için çalışmaları gerekmektedir. Türk Sağlık-Sen olarak Türk Tabipler Birliğinde kurucu tıbbiyeli ruhun tekrar hâkim olması için elimizden geleni yapacağımızdan da hiç kimsenin şüphesi olmasın. Biz Türk Hekimlerinin bunu başaracağına inanıyor ve güveniyoruz.
Herkes çok iyi bilmektedir ki, sağlık çalışanları sağlıkta şiddet, kendilerine verilen sözlerin tutulmaması, yaşadıkları ekonomik zorluklar gibi yıpranma payının hayata geçmemesi, sağlıkta şiddetin cinayetlere dönüşerek devam etmesi, aşırı iş yükü, mobbing ve başta döner sermayeler olmak üzere ücretlerde yaşanan düşüşler nedeniyle Sağlık çalışanları, yaşadıkları sıkıntılar, 14 Mart’ı bayram gibi kutlamayalı çok oldu.
Taşerona kadro meselesinde bile 500 bin kişiye kadro verilirken yıllardır devletin emrinde, devletin asli görevi olan sağlık hizmetini veren 9 bin kişiyi aşan kamu dışı aile sağlığı çalışanları, tıbbi sekreterler ve vekil ebe hemşirelerimizin kapsam dışında bırakılmış olmaları manidardır.
Kısacası sağlık çalışanlarının çalışma hayatında durum vahimdir. Bunun önüne geçilmesi için gerekli olan temel şart, çalışanların memnuniyetlerinin arttırılmasından geçmektedir.
Bu konuda, bu günlerde, Sayın Sağlık Bakanımızdan açıklamaların gelmekte olması bizi memnun etmektedir. Temennimiz, verilen sözlerin geçmiş yıllarda verilen sözler gibi suya yazılan yazıya dönmemesidir.
Artık çözüm istiyoruz. Verilen sözlerin yerini düzenlemeler, yasal değişiklikler alsın diyoruz. Bunun içinde de bu sene 14 Mart’ın Milat olmasını bekliyoruz.
Umarız ki bu sene 14 Mart’ta müjdelerin yerine icraatlar alır. Çalışanlarımızın ekonomik ve özlük haklarının iyileştiren düzenlemeler hayat bulur. Bunun aksi her ne yapılırsa çalışanları yine ümitsizliğe ve hüsrana sevk edeceğinden herkes emin olmalıdır.
Sağlık çalışanları için artık bardak dolmuş, sabır taşı çatlamıştır. 5-6 Yıl önceki döner sermayelerin mumla arandığı ve çalışanın ekonomik dar boğazda olduğu bir süreçte süslü sözlerle günlerin geçiştirilmesine kimsenin tahammülü kalmamıştır.
Öncelikle; Ötekileştirme, ayrıştırma, mobbing ve şiddetin sona ermesi, tüm sağlık çalışanlarının kadrolu olması, istihdamın artırılarak iş yükünün hafifletilmesi tüm çalışanlarımızın sloganları değil temel beklentilerdir.
Bu nedenle biz bu seneki 14 Mart farklı olsun, çalışan merkezli olsun istiyoruz.
Umarız ki devletimizi yönetenlerde bu çağrımıza kulak verirler ve bu sene 14 Mart’ı sağlık çalışanları için gerçek anlamda bir bayrama dönüştürürler.
Bu temennilerle tüm Sağlık Çalışanlarının 14 Mart Tıp Bayramını kutluyor, Millet olarak hepimizin daha huzurlu, aydınlık 14 Martlara ve yarınlara ulaşmamızı diliyorum.
Ahmet DOĞRUYOL
Türk Sağlık Sen İzmir-1 Nolu Şube Bşk.
YORUMLAR